Yerel Yönetimlerde Farkındalık: Performansa Dayalı Kent Yönetimi

Mahalli İdareler Dergisi
2019-04-04

Yerel Yönetimlerde Farkındalık: Performansa Dayalı Kent Yönetimi

Doç.Dr.Rabia Bahar ÜSTE, Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir Meslek Yüksekokulu, Yerel Yönetimler Programı

 

YEREL YÖNETİMLERDE FARKINDALIK: PERFORMANSA DAYALI KENT YÖNETİMİ

 

 

1.GİRİŞ

            Yerel yönetimlerde, sonuç odaklı olarak yerel mal ve hizmetlerin etkinliklerinin ve hedeflerinin ölçülebilir olması “yerel yönetimlerde performansa dayalı yönetimi”[1]karşımıza getirmektedir.

            Kent yönetimi açısından performansa dayalı yönetim ele alındığında, kentte üretilen mal ve hizmetlerin ölçülebilir olması, sonuca yönelik hedeflerin belirlenmesi ve değerlendirmelerin bunlara göre yapılmasıdır. Kentlerde, performansın sürekli ölçülmesi ve hedeflere ulaşılıp ulaşılamayacağının düzenli bir biçimde ele alınması gerekmektedir. Diğer kentlerde verilen mal ve hizmetlerle karşılaştırmaların yapılarak kentin zayıf ve güçlü yönlerinin ortaya konulması istenmektedir.

            Performansa dayalı kent yönetiminin işlerliği ve başarılı olabilmesi için kent hizmetlerinin performanslarını kontrol eden bir bilgisayar veri tabanı kullanılmalıdır. Özellikle, teknolojinin yardımcı olabileceği performans yönetiminde kente ilişkin tüm verilerin güncellenerek kurum yöneticilerinin ve çalışanlarının gerekli olduğu süreçte yine gerekli olan bilgiye ulaşabilmesidir. Performansa dayalı kent yönetimi aynı zamanda belediye yönetimlerinin yöneten - yönetilen ilişkisini etkinleştirebilecek bir boyutu da taşımaktadır. Kent yönetimlerinde etkin olan belediye çalışanlarının halkın ihtiyaçlarına cevap verebilmesi, yerel halkın kent yönetimine katılımında faaliyetleri yakından takip edebilmelerine olanak tanınması, kentlerin ve kentte yaşayanların sorunlarına çözüm sağlayabilmek için yeni stratejilerin geliştirilmesi adına performans yönetiminin alternatif bir yaklaşım olarak kabul edilmesi kentler ve kentliler için yaşam alanlarını kaliteli kılmak anlamını da taşıyabilecektir.

2.PERFORMANS YÖNETİMİ VE KENTLER

21. yüzyılda yerel yönetimlerde yönetimin klasik bir anlayış içinde olmasının yeterli görülmemesi üzerine yöneten-yönetilen ilişkisinde karardan etkilenen tüm aktörlerin “birlikte”, “beraber”, “ortaklaşa”, “işbirliği” içinde kendisini yönetmesi anlayışı doğmuş ve “yönetişim”[2] olarak adlandırılmıştır. Kentler, insanların yaşamını sürdürdüğü ve mekânsal olarak yararlandığı odak noktalarıdır. Kentler, ekonomik ve toplumsal gereksinimlere yanıt verecek biçimde gelişirler. Bakıldığında her kent kendine özgüdür, ancak işlev ve biçim bakımından diğer kentlere de benzemektedir. Birçok ülkede karakteristik olarak literatürde yer alan kentler geliştirdikleri yönetim anlayışları ile kent kültürlerinin oluşumuna katkı sağlamışlardır.

ABD’de kent yönetimlerinde kullanılan performansa dayalı yönetim anlayışında, performans ölçme sisteminin oluşturulmasının yararları şu şekilde sıralanmıştır[3]: Kent yönetiminin misyonunun ve stratejik hedeflerinin uygulanabilir olması, açık bir yönetim anlayışının paylaşımı, performansın arttırılması için bilgilerin doğru ve etkin toplandığı bir sistemin oluşturulması, performansa dayalı bilgileri analiz edecek, inceleyecek ve rapor edebilecek bir sistemin oluşturulması, toplanan bilgilerin kullanılarak performansı arttıracak sistem ve süreçlerin geliştirilmesidir. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere yerel yönetimlerde reform çalışmaları içinde kentsel yönetim açısından performans yönetimi geliştirilmiştir. Performans yönetimi anlayışının çeşitli ülkelerdeki kent yönetimlerinde uygulama örnekleri oldukça fazladır.

İtalya’da Venedik Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmada, İtalyan halkın kentlere yoğun bir göç yaşadığını sadece iç göç değil, dış göçün de kentlerde yoğunlaştığını ve gelenlerin entegrasyonu için çalışmaların performans yönetimine uygun yapılmasına özen gösterildiği üzerinde durulmaktadır[4]. İspanya’da ise, kent yönetimi içinde kadınların ve çocukların risk altında olmalarını engellemek ve yaşam kalitelerini arttırabilmek için iletişimin getireceği karşılıklı kazanımları gözeten bir anlayışı yönetim içinde oluşturmaya çalışmışlardır[5]. Finlandiya’da kent yönetimleri, belediye hizmetlerinin kent yaşamını kolaylaştırması, sunulan hizmetlerin halka daha iyi bir yaşam sağlamadaki etkinliği, ekonomik kaynakların arttırılmasına yönelik performans yönetimine dayalı bir anlayışı içermektedir[6]. Performansa dayalı yönetim anlayışını oluşturan kentlerin sağladıkları ivme somut bir biçimde verilerle ortaya konulmuştur.

Kentlerin yaşam alanı olarak kentlilere sunduğu ya da sunmak için geliştirdiği projelerin mal ve hizmete dönüşümünün ölçülebilir olması; yönetimlerin planlama, örgütlenme, yöneltme, koordinasyon ve denetim aşamalarındaki gelişim grafiklerini de destekleyecektir.

3.KENTSEL GELİŞMEDE PERFORMANS YÖNETİMİNİN ETKİLERİ

            Kentlerin yapısı, kuruluş yeri seçimi özellikle belli kuruluş yeri kararlarının çözümlenmesini ve bunların zaman içindeki oluşumunun izlenmesi, kuruluş yeri davranışlarını, günlük eylem kalıpları ve bunların dayandığı değerler açısından açıklanmaya çalışılmıştır. Karar verme sürecine almaşık tercihler biçiminde normatif öğeler katma olanağı tek başına yeterli olmamış ve kentler sürekli gelişimi içinde değişik yönetim biçimlerinin uygulanmasını beraberinde getirmiştir[7].

            Hızlı ve ölçüsüz kentleşmenin temel sonuçlarından birisi şehirlerin hizmet sunma kapasitesinin olumsuz etkilenmesidir. Yoğun ve çarpık kentleşme ile birlikte sorunların çeşitlenmesi geleneksel belediyecilik anlayışını yetersiz kılmıştır. Hizmet maliyetlerinin yükselmesi ve hizmet sunumunun karmaşık hale gelmesi mevcut belediye yönetimlerinin etkinliğini zayıflatmaya başlamıştır. Yerel kamu hizmetlerinin daha optimal şekilde halka en yakın birim tarafından sunulması rasyonel bir tercih olarak kabul görmektedir[8].Kentlerde hizmetlerin halkın ihtiyaçlarına göre planlanması ve ona göre karşılanması gelişimin önemli etkenlerinden biridir.

            Kent planlamasında, kentlerin gelişiminin nasıl olması gerektiğinin önceden öngörebileceği, bugünkü durumun oldukça gerçekçi bir biçimde tespit edilebileceği, öngörülen geleceğe nasıl ulaşılacağının formüle edilebileceği varsayımı bulunmalıdır[9]. Performansa dayalı yönetim anlayışında planlama yapılırken, daha ortada sorun yokken ileri de olabilecek sorunları da dikkate alacak bir kent planlamasının yapılması esastır. Bu tür bir planlama ile kentlerin performansının yükseltilmesi de amaçlanmaktadır. Kentler göç aldıktan sonra yeni gelenlerin etkisi ile yeni mal ve hizmetlerin talep edilmesi, sorun yaşanabilir duruma gelinmesi ayrıca  tepkisel bir planlama anlayışına gidilmesi istenen bir durum değildir.

Kentsel gelişimde performans yönetiminin etkin olabilmesi için[10]:

-Yerel yönetimlerde hedeflerin çalışanlarla paylaşımının sağlanması,

-Yerel yönetimlerde çalışanların başarılarının izlenmesi,

-Yerel yöneticiler ile çalışanlar arasında beklentilerin karşılıklı olarak açık iletişim biçiminde gelişimine olanak tanınması,

-Yerel çalışanların ve kurumun yeteneklerinin keşfedilmesi,

-Yerel çalışan ve kurumsal yeterliliklerin belirlenmesi,

-Yerel yönetimlerde performans değerlendirmesinin somut ve ölçülebilir hedeflere dayandırılması,

-Yerel yönetimlerde sürekli eğitim planlarının temel alınması olarak sıralanabilir.

            Yerel yönetimlerde önemli olan yerel halkın ihtiyaçlarının doğru tespit edilmesi ve bu bunlara yönelik olarak doğru kararların verilmesidir. Ancak bu şekilde, rasyonel uygulamaların yapılması olanaklıdır.

4.YEREL YÖNETİMLER, YEREL HALKIN KATILIMI VE PARFORMANS YÖNETİMİ

            Kent yönetimlerinin, kamu yönetimi sistemi içinde niteliksel ve niceliksel olarak yükselişi, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de, kamu hizmeti – yerel hizmet kavramlarının içeriğini ve bu bağlamdaki ilişkileri yeniden yorumlamaya açık hale getirmiştir. Sanayileşme, hızlı nüfus artışı ile gelişen hızlı kentleşme süreci, demokratik gelişmenin de etkisiyle yerel hizmet sunumunda büyük bir artış ve çeşitlenmeyi kaçınılmaz kılmış, bu da sınırlı kaynaklarla daha fazla hizmet sunma baskısı altındaki yerel yönetimleri daha etkili hizmet sunma amacıyla çeşitli arayışlara itmiştir. Yerel yönetimler açısından daha etkin, verimli ve halkın talep ve beklentilerine daha duyarlı bir biçimde mal ve hizmetlerin sunulması anlamını içermiştir. Yine yerel yönetimler açısından çok çeşitli alternatif yöntemlerin geliştirilmesine ve uygulamaya geçilmesi sonucunu doğurmuştur[11].

Kentin gelişiminin sağlanabileceği alternatif yönetim anlayışları ile kentlerin farkındalık oluşturabilecek vizyonlar kazanması kentlilik bilincinin de artmasını beraberinde getirebilecektir. Kentli bireyler, ekonomik, sosyal, eğitimsel, kültürel ya da gönüllü örgütlerin etkinliği sayesinde, kişiliklerini ifade eder, geliştirir, statü kazandırır ve uğraş alanını oluşturan eylemlerini sürdürebilirler.

            Kentli bilinci ile hareket eden yerel halkın kentleri sahiplenmesi ve gelişimine katkı yapabilecek çalışmalarda bulunması kaçınılmazdır. Yerel halkın yönetime katılımı yerel mal ve hizmet kalitesinin artmasını da beraberinde getirebilecektir. Sadece seçimlerde oy kullanarak yerel yönetimlerde katılımı sağlamak değil, yerel yöneticilerin açık yönetim, şeffaflık ve hesap verebilirlik anlayışı içinde hareket etmesi kentlerde performans yönetiminin uygulanmasında yardımcı olabilecek argümanlardandır. Açık yönetim anlayışının performans yönetimine verebileceği destekler[12]:

-Yerel halkın ilgili konularda bilgilendirilmesi,

-Yerel halkın yerel mal ve hizmeti alacakları ilgili kişi / kişileri ve sorumluluklarını bilmesi,

-Yerel halkın ilgili ve sorumlu olabilecekleri konularda bilgilendirilmesi,

-Yerel halka olumsuzluklar karşısında çözüm önerilerinin ilgili kişilerce anlatılması,

-Yerel kamusal değerlerin kullanımı açısından yerel halka güvence verilebilmesidir.

            Belediyeler, katılıma açık yapı ve işleyişlerinin yanı sıra hem yaygın hem de yaşama ve kentsel sorunların yerel odaklarına en yakın kurumlardır. Belediyelerin kent yönetimlerindeki etkinlikleri yerel halka ve yaşama yakınlığı, kolay ulaşabilirliği, yerel halkın belediyeye yönelik sahiplenme duygusunu ve katılım faaliyetlerini artıran etkenlerdir. Yerel halk kent yönetimi bakımından belediyelere, birçok sorumluluk ve beklenti yüklemektedir[13]. Yerel yaşama en yakın ve en yaygın örgütlenme olmaları nedeniyle belediyeler performans yönetimini uygulayabilecek öncelikli yerel kurumlar olarak görülmektedir.

5.KENT KÜLTÜRÜNÜN OLUŞUMU VE PERFORMANS YÖNETİMİ

            Kent kültürünün oluşumu ve gelişiminde yerel halk odaklı bir yönetim anlayışının desteğinin kaçınılmaz olduğu bu konuda çalışanlar tarafından ele alınmaktadır. Kent kültürünün bu açıdan gelişimine performansa dayalı yönetim yaklaşımının da yardımcı olabileceği üzerinde durulmaktadır. Kent kültürü yaşayanların birikimini de içerdiği için kentte yaşayanların bu kültür açısından odak noktası kabul edilmesi doğru kabul edilmektedir. Kent kültürü geliştirilirken[14]:

-Kent yaşamına karşı kentte yaşayanların sorumluluk duygularının gelişimini ve kentsel kimlikle bütünleşmelerinin sağlanması,

-Kentte birlikte yaşama duygusunun güçlendirilmesi,

-Kent yaşamının canlandırılmasında yerel halkın katılımının sağlanması mümkün hale gelir.

            Kent kültürü, bireyin kente özgü davranış kalıplarını edinmesi, kültürel ve sosyal dünyada kente özgü gelişmeleri yaşayabilmesi, sosyal aktivitelere dahil olabilmesini içermektedir. Kent hayatı zorlu bir yaşamı da beraberinde getirmektedir. Kentlerin büyümesi ile birlikte sorunlar da büyümektedir. Kentteki sorunların çözümlenmesinde ve aynı zamanda kentte yaşamanın mutlu, huzurlu ve kaliteli bir yaşamı getirebilmesi için alternatif yönetim biçimlerinden performans yönetimi ele alınmaktadır. Kentte yaşayanların gelişiminin sağlanabilmesi için performans yönetimi açısından[15]: kaynakların etkin dağılımı, kent için hizmet verenlerin ödüllendirilmesi, kentte yaşayanlardan sürekli ve hızlı geri bildirim alınması, kent yönetiminde tarafsızlığın sağlanması, kentte yaşayanlara eşit fırsat olanaklarının verilmesi, yerel mal ve hizmetlerin dağıtımında kalite ve etkinliğin ölçülebilir bir biçimde ele alınması sayılabilir.

6.KENTSEL REKABETTE PARADİGMA SORUNUNU AŞMADA PERFORMANS YÖNETİMİNİN ETKİLERİ

            Kentlerin farkındalık oluşturabilecek şekilde dizayn edilmesi yaşayanların kenti sahiplenmesinde de önemli bir yer tutacaktır. Kentlerin rekabet edebilir hale gelmesi kentte yaşayan halkın daha konforlu, mutlu olmasının yanında güvenilir, etkin ve işlevsel hizmetlerin artması anlamına gelebilecektir.

            Kentlerin yeni modeller oluşturması bu modellerin mal ve hizmet üretiminde etkin kullanılabilmesinde, yerel birimlerde çalışanların rol ve sorumlulukları önem taşımaktadır. Yöneticiler açısından bu rol ve sorumluluklar: öğrenme ve gelişme için uygun ortam hazırlamak, mevcut iş ile ilgili gelişme ihtiyaçlarını karşılamak, kariyer gelişimi konusunda kurumlar arası işbirliğini sağlamak, plana uygun fırsatlar oluşturmak olarak sayılabilir. Çalışanlar açısından ise: kendini geliştirmeden sorumlu olmak, hayat boyu öğrenmeye odaklanmak, mevcut iş için gereken yetenekleri geliştirmek, kariyer tercihlerini ve amaçlarını tanımlamak, bireysel gelişme planı uygulamaktır.

Kent yönetiminde, kentte yaşayanların kente ilişkin talep ve ihtiyaçlarını mümkün olan en yüksek düzeyde karşılayabilmek için kentin mali, beşeri, finansal kaynaklarının etkin biçimde kullanılabilmesi için gereken kararların verilmesi, uygulanması ve sonuçlarının denetlenmesi kentin diğer kentlere olan rekabet gücünün de artmasını sağlayabilecektir[16].

Performans yönetimi anlayışının uygulandığı kentlerde rekabet gücü akıllı kent kavramı ile anlatılmaya başlanmıştır. Akıllı kentler, bilgi ve iletişim teknolojilerine gönderme yapan bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin kentin her alanında hakim olması anlamını da taşımaktadır. Örneğin, erken uyarı sistemleri ile depremin izinin sürülmeye çalışılması bunlardan sadece biridir[17].

Urry’ye göre, “farklı merkezleri, ana ulaşım yolları v.b. sadece belirli bir mekânsal yapının öğeleri ve insan etkinliğinin dışarıdan belirleyicileri değillerdir. Daha ziyade, bizzat bunlar toplumsaldır, toplumsal olarak üretilmiştir ve toplumsal olarak yeniden üretilirler… Yalın “mekan” yoktur, sadece farklı türden mekanlar, mekânsal ilişkiler veya mekansallaşmalar vardır”[18] demektedir. Farklı ve farkındalık oluşturabilecek kentlerin yeni modellere ihtiyacı olduğunu geleceğe yönelik yenilikleri bu sayede elde edebileceklerini de vurgulamaktadır.

Yerel yönetimlerin planlanma ihtiyacı, gelir yetersizliği, yerel kamusal ihtiyaçların daha etkin karşılanması arzusu yerel birimleri işbirliği yapmaya iten önemli sebeplerdendir. Yerel yönetimlerde, etkin kaynak kullanımı, insan kaynaklarının geliştirilmesi, optimum büyüklükteki tesislerin oluşturulması ve rasyonel hizmet alanı yaratılması[19] kentsel rekabette öncü etkenler olarak sıralanabilir. Kentsel rekabette, yerel yönetimlerin sundukları hizmetlerde etkinliğin sağlanabilmesi için öncelikle hizmet alanında ve nüfus büyüklüğünde optimizasyonu ortaya konulması gerekmektedir. Kentlerin, yerel kaynaklardan en fazla faydayı sağlayabilmesi için kentlerde verilecek yerel hizmetlerin optimum hizmet alanı büyüklüğünün tespit edilmesi gereği ortaya çıkmaktadır.

Yerel yönetimler verdikleri kamusal hizmetlerin kalitesi ile de yerel gelişmeye katkı yaparlar. Özellikle kentlerde, nitelikli işgücünün tutulabilmesi ve kente çekilebilmesi için yaşam kalitesini arttırıcı unsurlara ihtiyaç vardır. Ekonomik temeli zayıf olan kentler rekabette sürekli paradigma sorunu yaşayabilecektir. Kentlerin tarihsel, kültürel, çevresel unsurlarını yerel yönetimler sayesinde ön plana çıkararak nitelikli işgücünü yerel ekonomiye kazandırabilmek önemlidir. Kentlerde rekabet gücünü arttırabilmek için, standart kamusal hizmetler yanında kültürel etkinliklerin özendirilmesi, doğa ile rekreasyon alanlarının geliştirilmesi, kentlerde insanların aileleri ile birlikte zaman geçirebilecek farklı sosyal alanların oluşturulması gerekmektedir. Sadece kentte yaşayanların değil, yerli ve yabancı turistlerin cazibe merkezi olarak kabul ettikleri alanları oluşturarak ve olan alanları geliştirerek hizmetlerin bu yönde verilmesi için kentsel politikaların hazırlanması kentlerin rekabet gücünü arttırabilecektir. Kentlerde eğitim, sağlık gibi alanlarda farklı niteliklerde hizmet verilmesi ve bunun nitelikli işgücü ile desteklenmesi kente olan ilginin devamlılığını sağlayacaktır[20]. Nitelikli ve farkındalıkları içerisinde barındıran bir kent yönetimi rekabeti sağlamada olmazsa olmazlar arasındadır.

7. SONUÇ

            Yönetsel performansa ulaşılabilmesi, yerel mal ve hizmetlerin imajının aynı zamanda prestijinin sürekli kalite kazandığı bir ivmeye ulaşması ile olanaklıdır. Performansa dayalı bir yönetimde ilk olarak analiz edilmesi gereken durum, nitelikli ve niteliklerini profesyonellik ilkeleri ile donatmayı başarmış bir personele sahip olmaktır.

            Kentin tanınması ve kentle ilgili bilgilerin doğru bir biçimde toplanıp değerlendirilmesi ayrı bir önem taşımaktadır. Kentle ilgili sorunların çözümünü gerçekleştirilebilecek personele sahip olunması ve bununla ilgili personel politikalarının geleceğe yönelik olarak hazırlanması kent vizyonu açısından son derece önemlidir. İş analizlerinin kentin ihtiyaçlarını sağlayabilecek şekilde ele alınması ve düzenli bir biçimde yapılması yerel yönetimlere ait politikaların güçlenmesi anlamını içerecektir. Sadece güncel değil, kentin ileride karşılaşabileceği sorunları öngörerek strateji oluşturmak ve kent ile ilgili yaşanabilecek sorunlara karşın önlemleri önceden alabilmek sorunların sürekliliğini önleyebilmek için gereken çalışmaları yapmak, kent yönetimine ilişkin politikaları bu bağlamda sağlamak performans yönetiminin başarısında etkin olabilecektir.

            Katılımcılık unsurunu ön plana taşıyarak, yerel halkın sorunlara duyarlılığını arttırabilmek, yerel yönetimlerin başarısında ayrı bir etken olarak karşımıza çıkacaktır. Yerel halkın, çözüm konusunda yönetimi desteklemeleri ve bu konuda çalışmalara katılmaları yönetimsel anlamda halk ile kurulan köprüde dayanışma ve paylaşmayı da ön plana çıkarabilecektir.

Denetim mekanizmasını kent yönetimi adına işletebilmek ve etkin hale getirmek, kent hakkında toplanan tüm verileri incelemek ve bunların takibini yerine getirmek, başarılı mal ve hizmet üretiminin nasıl daha etkin hale getirilebileceği hakkındaki çalışmalar yanında, eksik ya da hata içeren mal ve hizmetlerin kentin / kentlinin ihtiyaçları doğrultusunda nasıl düzeltilebileceğinin katılımcı bir yönetim faaliyeti ile geliştirilmesi bu yönetim anlayışı içinde imgelenebilecektir. Bir kentte alınan kararların, yapılan faaliyetlerin raporlanarak gelecek çalışmalara ışık tutması ve raporların sürekli ihtiyaçlar doğrultusunda kullanılmasının sağlanabilmesi performans yönetimini ve kentin göstereceği performansın arttırılmasında ivme kazandırması açısından kaçınılmaz bir gerçekliktir. Yerel yönetimlerde yönetim kadroları değişse bile yönetimlerde devamlılık esas olduğundan bir önceki kente ait raporların bir sonraki yönetime bilgi vermesi ve yol gösterici olması bakımından istikrarlı kent yönetiminin bir anlayış olarak yerleşmesine de yardımcı olunabilecektir. Tüm bu yapılanmaların kurulması sonuç odaklı bir kent yönetiminin de oluşumu anlamını taşıyacaktır.

 

KAYNAKÇA

Akdede, Sacit Hadi, Ertuğrul Acartürk, “Türkiye’de İlçe ve İlçe ve Belediyelerin Optimizasyonu”, Çağdaş Yerel Yönetimler, Cilt: 14, Sayı:3, Ankara, 2005.

Balcı, Asım, “Kamu Yönetiminde Hesap Verebilirlik Anlayışı”, Kamu Yönetiminde Çağdaş Yaklaşımlar” Editör: Asım Balcı, Namık Kemal Öztürk, Ahmet Nohutçu, Bayram Çoşkun, Seçkin Yayıncılık, İstanbul, 2003.

Dulupçu, Murat Ali, Hüseyin Özgür, “Yerel Ekonomik Gelişmede Yerel Yönetimlerin Rolü”, Avrupa Perspektifinde Yerel Yönetimler, Editör: Hüseyin Özgür, Alfa Aktüel Yayınları, İstanbul, 2006.

Fırat, Serap, “Kentsel Mekanlarda Kamusal Alan”, Çağdaş Yerel Yönetimler, Cilt: 11, Sayı:4, Ankara, 2002.

Halis, Muhsin / Mehmet Tekinkuş, “Kamuda Performans Yönetimi”, Kamu Yönetiminde Çağdaş Yaklaşımlar” Editör: Asım Balcı, Namık Kemal Öztürk, Ahmet Nohutçu, Bayram Çoşkun, Seçkin Yayıncılık, İstanbul, 2003.

Keleş, Ruşen, Kentleşme ve Konut Politikası, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları:540, Ankara, 1984.

Marconi, Giovanna, “İtalya, Göç Veren Bir Ülkeden Göç Alan Bir Ülkeye”, Kentler ve Göç, Editör: Ahmet İçduygu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul, 2012.

Nohutçu, Ahmet / Asım Balcı, “Kamu Yönetiminin Yeni Perspektif ve Dinamizmi: “Kamu’nun Yönetilmesinden Kamunun Yönetmesi Anlayışına Doğru”, Kamu Yönetiminde Çağdaş Yaklaşımlar” Editör: Asım Balcı, Namık Kemal Öztürk, Ahmet Nohutçu, Bayram Çoşkun, Seçkin Yayıncılık, İstanbul, 2003.

Ökmen, Mustafa/ Bekir Parlak, Yerel Yönetimlerde Yeni Vizyonlar, Ekin Yayıncılık, Bursa, 2015.

Serrano, JulioPerez/MarcelaIglesias/joseJouquinFernandezAlle, “İspanya, Göç Veren Bir Ülkeden Bir Göçmenler Ülkesine”, Kentler ve Göç, Editör: Ahmet İçduygu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul, 2012.

Şahin, Yusuf, Kentleşme Politikası, Murathan Yayınevi, Trabzon, 2010.

Şengül, Mihriban, “Çevre Yönetimine Halk Katılımı” Yolu Olarak “Belediye Yönetimine Halk Katılımı”, Çağdaş Yerel Yönetimler, Cilt: 11, Sayı:2, Ankara, 2002.

Şengül, Ramazan, Yerel Yönetimler, Umuttepe Yayınları, Kocaeli, 2010.

Şentürk, Hulusi, Modern Kent Yönetimi-I, Okutan Yayınları, İstanbul, 2007.

Ulutürk, Bülent / Onur Murat Köprülü,  “Performansa Dayalı Kent Yönetimi: ABD Baltimore Kenti’nde Kentstat Uygulaması”, Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt:20, Sayı:2, Ankara, 2011.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



[1] Ulutürk / Köprülü, 2011:78.

[2] Nohutçu/Balcı, 2003:16.

[3]Ulutürk / Köprülü, 2011:78-79.

[4]Marconi, 2012:160.

[5]Serrano/ Iglesias/Alle, 2012:277.

[6] Ökmen/Parlak,2015:308.

[7] Keleş, 1984:68.

[8] Şengül, 2010:106.

[9] Şahin, 2010:109-110.

[10] Halis/Tekinkuş, 2003:175.

[11] Ökmen/Parlak,2015:132-133.

[12] Balcı, 2003:117.

[13] Şengül, 2002:29.

[14] Ökmen/Parlak,2015:238-239.

[15] Halis/Tekinkuş, 2003:184.

[16] Şentürk, 2007:55.

[17] Şahin, 2010, s.15.

[18] Fırat, 2002:43.

[19]Akdede/Acartürk, 2005:7.

[20]Dulupçu/Özgür, 2006:190.

 

Sayfamızı Paylaşın